Etiket

frekans

Browsing

Belki sen de bir yerlerde bu bilgi ile karşılaşmışsındır. ‘ İnsanlar benzer frekanstaki ( titreşim ) insanları hayatlarına çekerler. ‘

 

Sadece aşk ilişkilerimiz için geçerli olan bir durum değildir bu , tüm ilişkilerimiz böyledir.

Başlayan bir ilişki , aynı / yakın titreşimdeki insanlardan oluşur.  Bunu en yakın, kalabalık arkadaş grup oturmalarında bile görürüz.  Farketmeden biriyle daha çok konuşursun, hiç tanımana bile gerek yoktur . Sandalyeleriniz yanyana gelir tesadüfen:) ve hiç anlamadan sohbet başlar. Sanki çok önceden beri tanıyormuş gibi olur hatta .

Bazı durumlarda bu bilgiyi alıp  kabul etmek çok da kolay olmayabilir tabii ama tam olarak durum budur. Benzer titreşimdeyiz ki yanyanayız ya da orda görmemiz gerekenler var. Yani illa hayatın aynı alanında aynı davranmak değil kastetttiğim. Biri omuz ararken, diğeri omuz olmak istiyordur birine. Biri çok pozitif olduğunu söylerken , negatif birini çekebilir hayatına. Orda hangi alanda gerçekten bakması gerekir. Burda beslendiği ne var?  Tencere kapak benzetmesi gibi.

 

Biten bir  ilişki mi?  O tamamen frekansların artık çok ayrı yerlerden işlemesinden kaynaklı. Diğer gelişen herşey sadece vesile. Ah bunu bilmek ne hafiflik🙏 Suçlanacak hiçbir şeyin kalmaması… Yargıların son bulması…

 

 

Peki ilişkilerimiz uzun yıllar nasıl devam eder?  Konuşulmayan ve aynı giden frekans uyumuyla ve bilinçlilik haliyle diyebiliriz.

Diyor ki :” Ben bu adamı / kadını hayatıma nasıl çektim ? Ben bu kadar açıkken herşeye, o nasıl kapalı ? ” ya da işyerinde tam da yanımızda oturan arkadaşımız için söylüyoruz bunu değil mi ?

Diyorum ki : ” Frekans farkı olsaydı , benzerlikten çıksaydınız bu ilişkinin bitmesine izin verirdiniz , hala yanındaysa bir denklik var ya da bir beslenme hali .”

Herşey göründüğünün tersi olabilir. ” O değişse, ilişkimiz çok güzel olacak ” diyorsun ya. Kimin nerede olduğu da bir yanılsama olabilir  mi? Dönüşmesini seçtiğimiz ilk kişi kendimiz olsak bu nasıl olurdu? Her yerde yazıyor ya. ” Sen değişirsen dünyan değişir. ” İşte böyle birşey. Hala direnenleri  biliyorum. Yavaş adım atmak burda kolaylık sağlayabilir. Nacizane tavsiye 🙂

Peki ailelerimizle durum nasıldır? Onlarla da mı aynı frekanstayız?
Toby Alexander diyor ki bu konuda : ” ailenin biraraya geldiği durumlarda bu frekans konusu hissedilir hale gelir. Çoğu kişinin birlikte rezonansa giremediği kardeşleri veya aile üyeleri vardır. Ve olan şey, ailedeki bireylerin ( büyükanne, büyükbaba, anne, baba )  aileyi birarada tutabilmek için! herkesi geçinmeye zorlamasıdır. Bu yüzden birçok dram vardır ailelerde, bilinçlilik ve frekans hallerindeki düzey farklılığı yüzünden. “
Sen de görürsün zorlama giden ilişkileri. Herşey ayrı işliyordur ve birlikte olmak için , arkadaşlığını / sevgililiğini / evliliğini bitirmemek için direniyordur bir taraf. Verdiği söz, yemin ne varsa ya da devam etme ispatı ya da zorundalık hissiyatı ya da ego kazancı.
Tüm seçimlerimizin sorumluluğunu almak, kendimizi görmeyi seçmek, bilinçlilik halini idrak etmek için neler mümkün? diyerek soruda kalalım. Aksın hepsi kolaylıkla. Biten arkadaşlıklarımız , dostluklarımız, aşklarımız  hepsinin bitmesi gerekiyordu ve bitti. Herşey olması gerektiği gibi… Ve herşey yolunda…
Sevgilerle,

Eda ÖZGÜLER / Profesyonel Koç – Nefes Terapisti